Halsizlik ve kansızlık şikayetleriyle hastaneye başvuran 65 yaşındaki İrfan Çınar, 25 Ekim 2023’te yaptırdığı endoskopi sonrası midesinde tümör olduğunu öğrendi.
Hastalığın sadece mideyle hudutlu olduğunu gösteren ileri tetkiklerin akabinde, Çınar ameliyata alındı.
Yapılan operasyonla midesi büsbütün alınan hasta, sıhhatine kavuştu.
“ZOR VAKİTLER GEÇİRDİM LAKİN TOPARLANDIM”
Çınar, “İlaçlı tomografiyle birlikte ameliyat olmam gerektiği söylendi. Yaklaşık 5 gün içinde ameliyatımı oldum. Sonrasında sıvı besinlerle beslendim, kolajen yüklü yiyeceklerle tedavime devam ettik. Beş gün hastanede kaldım, akabinde konutta dinlenmeye geçtik” ifadelerini kullandı.
Ameliyattan sonra 12 seans kemoterapi aldığını belirten Çınar, “Şu anda denetimlerim 4 ayda bir yapılıyor. Çok şükür hiçbir sorunum yok. Ameliyat öncesinde ruhsal olarak güç vakitler geçirdim lakin vakitle toparlandım. Artık kendimi çok daha dinç hissediyorum” diye konuştu.
Operasyon hakkında bilgi veren Medipol Koşuyolu Hastanesi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. İhsan Metin Leblebici, “Bu üslup tümörlerde kanserin tipi ve yerleşimi nedeni ile mideyi büsbütün almak gerekebiliyor. Fakat yanlışsız cerrahi yaklaşım, erken teşhis ve sonrasında uygulanan tedaviler sayesinde hastamız kısa müddette toparlandı” dedi.
“BELİRTİLER DİKKATE ALINMALI”
Doç. Dr. Leblebici, mide kanserinin sık görülen bir sıhhat sorunu olduğunu lakin teknolojik ilerlemelerle kanser öncesi hücrelerin daha kolay tespit edilebildiğini belirtti.
Mide kanserinin ekseriyetle midenin iç yüzeyinde denetimsiz hücre çoğalmasıyla başladığını söyleyen Doç. Dr. Leblebici, “Hastalığın belirtileri ortasında, yemek sonrası göğüs kafesi ile göbek ortasındaki ağrılar, erken doyma, kansızlık, halsizlik, iştahsızlık ve istemsiz kilo kaybı yer alıyor. Bu şikayetler birden fazla vakit göz arkası ediliyor. Mide kanseri endoskopik görüntüleme ve biyopsi ile teşhis edilebiliyor” diye konuştu.
“TÜMÖRÜN YERLEŞİM YERİNE NAZARAN MİDENİN TAMAMINI ALMAK ZORUNDA KALABİLİYORUZ”
Operasyon hakkında bilgi veren Doç. Dr. Leblebici, “Mide kanseri hastalarında tümörün yerleşim yerine nazaran vakit zaman midenin tamamını almak zorunda kalabiliyoruz. İrfan Bey’in tümörü de midenin giriş kısmına yakın olduğu için bu ameliyat kaçınılmazdı. Ameliyat sonrası süreci yakından takip ettik, rastgele bir komplikasyon gelişmeden taburculuğunu sağladık. Şu anda hem genel durumu hem de ömür kalitesi hayli iyi” dedi.
“TANIYLA HAYATIM DEĞİŞTİ”
Midesi büsbütün alınan hastaların beslenme tertiplerinde kimi değişiklikler yapılması gerektiğine dikkat çeken Doç. Dr. Leblebici, bu sürecin hastanın ömür kalitesini olumsuz tarafta etkilemeden yönetilebildiğini belirterek “Bu cins operasyonlardan sonra hastalarımıza rastgele bir özel diyet kısıtlaması getirmiyoruz. Yalnızca sofraya oturduklarında daha küçük porsiyonlarla ve daha sık aralıklarla yemek yemeleri gerekiyor. Ayrıyeten yiyecekleri yeterli çiğnemeleri de kıymetli. Bunlara dikkat edildiği sürece hasta, topluma sağlıklı bir birey olarak dönebiliyor” sözlerini kullandı.
Yapılan endoskopi sonucunda mide tümörü olduğu öğrenen Çınar, “2023 yılının 25 Ekim günü, endoskopi sonrası mide tümörü olduğumu öğrendim. 4 santimlik bir tümör vardı midemde. İlaçlı tomografiyle birlikte ameliyat olmam gerektiği söylendi. İhsan Hocamızla da bu süreçte tanıştım. Yaklaşık 5 gün içinde ameliyatımı oldum. Sonrasında sıvı besinlerle beslendim, kolajen yüklü yiyeceklerle tedavime devam ettik. Beş gün hastanede kaldım, akabinde konutta dinlenmeye geçtik” ifadelerini kullandı.
“ŞİMDİ KENDİMİ ÇOK DAHA DİNÇ HİSSEDİYORUM”
Ameliyattan sonra 12 seans kemoterapi aldığını belirten Çınar, “Şu anda denetimlerim 4 ayda bir yapılıyor. Çok şükür hiçbir düşüncem yok. Ameliyat öncesinde ruhsal olarak sıkıntı vakitler geçirdim fakat vakitle toparlandım. Artık kendimi çok daha dinç hissediyorum. Midesiz bir formda yaşıyorum fakat sık sık beslenerek bu yeni hayat nizamına alıştım.
O birinci duyduğum an şok olmuştum. Kanser sözü bile korkutucu geliyor beşere. Mideyi büsbütün alacaklarını öğrendiğimde çok huzursuz oldum lakin ilerleyen süreçte bu kaygılarımın da üstesinden geldim” diye konuştu.
Çınar son olarak şunları söyledi: “Aslında bu tümör, kan analizinde çıkan bir kan kaçağı sonucu ortaya çıktı. Hekimler endoskopi ve kolonoskopi önerdi. Güzel ki de gitmişiz. Erken teşhis sahiden hayat kurtarıyor. O yüzden herkesin kesinlikle denetimlerini sistemli yaptırması gerekiyor. Bugün geldiğim noktada, düzgünüm diyebiliyorum. Her şeyi rahatlıkla yiyip içebiliyorum.”
