Diyabet teşhisinde yıllardır değişmeyen metotlar, yani parmak delme testleri, kan alma süreçleri ve hastanelerde yapılan uzun soluklu testler tarihe karışmak üzere. Tokyo Üniversitesi’nden araştırmacıların geliştirdiği yeni bir teknoloji, bedendeki doğal glikoz dalgalanmalarını anlık olarak takip ederek diyabet riskini erken ve ağrısız biçimde tespit edebiliyor. Giyilebilir teknoloji ile iğnesiz takip
Çalışmanın temelinde CGM (Continuous Glucose Monitoring) ismi verilen, cilde yapıştırılarak kullanılan ve kan şekeri düzeylerini gün boyunca anlık olarak takip eden giyilebilir bir cihaz yer alıyor. Bu aygıt, bedendeki glikoz istikrarını klasik testlerin tersine doğal ve daima şartlar altında izleyerek daha gerçekçi bilgiler sunuyor.
Üstelik sistem sadece glikoz datalarını toplamakla kalmıyor, birebir vakitte bu bilgileri tahlil eden gelişmiş bir algoritmayla destekleniyor. Böylelikle klasik açlık kan şekeri, HbA1c ya da OGTT (Oral Glikoz Tolerans Testi) üzere testlerin ötesine geçen bir hassasiyet sağlanıyor.
Araştırmada 64 sağlıklı birey üzerinde yapılan deneylerde CGM dataları, OGTT ve klemp testleri ile karşılaştırıldı. Elde edilen sonuçlar bağımsız bir data setiyle de doğrulandı. Bilhassa “AC_Var” ismi verilen glikoz dalgalanma ölçütü, bedenin glikozu ne kadar tesirli yönetebildiğini gösteren eğilim endeksi ile yüksek oranda örtüşme sağladı. Elde edilen bilgiler, bu yeni prosedürün sadece diyabet tanısı koymada değil, tıpkı vakitte kalp damar hastalıkları üzere diyabete bağlı komplikasyonların riskini öngörmede de daha tesirli olduğunu ortaya koydu. Takım, bu teknolojiyi daha erişilebilir hale getirmek için kullanıcı dostu bir web uygulaması da geliştirdi. Bu sayede hem bireyler hem de sıhhat profesyonelleri CGM datalarını tahlil ederek bozuklukları kolay kolay tespit edebilecek.