Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Prof. Dr. Birol Akgün, Cumhurbaşkanları Recep Tayyip Erdoğan ve İlham Aliyev’in göstermiş olduğu güçlü liderlik ve kardeşlik anlayışının Türkiye- Azerbaycan bağların her düzeyine damgasını vurduğunu söyleyerek “Ekonomik ve kültürel manada ilgilerimizi derinleştirip birbirimizi daha fazla anlamamız ve ortak işbirliği yapma perspektifini güçlendirmemiz lazım.” dedi.
Akgün, Anadolu Ajansı (AA) Bakü ofisini ziyaret ederek çalışanlarla bir ortaya geldi. AA Asya ve Kafkasya Haberleri Müdürü Tolga Özgenç, Akgün’e Bakü ofisi ve Editörlüğün çalışmalarıyla ilgili bilgi verdi.
Ziyaret sonrasında AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Akgün, birebir coğrafyayı paylaşan, tıpkı lisanı konuşan, birebir kültür geleneklerine ve inanca sahip Türkiye ve Azerbaycan ortasındaki ilgilerin müstesna olduğunu belirtti.
Akgün, “bir millet, iki devlet” anlayışıyla şekillenen Türkiye ve Azerbaycan alakalarının kritik periyotlarda somut çıktılara dönüştüğünü söyleyerek 2. Karabağ Savaşı’nda elde edilen zaferde Azerbaycan’ın kararlılığını, Türkiye’nin de güçlü manevi ve siyasi dayanağını örnek gösterdi.
Azerbaycan’ın Karabağ ve etrafını imar ve ihya etmek için projeler gerçekleştirdiğini hatırlatan Akgün, Türk şirketlerinin de bu çalışmalara büyük dayanak verdiğini bildirdi.
Büyükelçi Akgün, iki ülke halkının da bağların seviyesinin farkında olduğunu ve bunun değerini bildiğini söyleyerek Azerbaycan’ın her tarafında Azerbaycan bayraklarıyla Türk bayraklarının yan yana dalgalandığını kaydetti.
Türk ve Azerbaycan halklarının kalplerinin birlikte attığını vurgulayan Akgün, şöyle devam etti:
“Siyasi manada bilhassa Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı Sayın İlham Aliyev’in göstermiş olduğu güçlü liderlik ve kardeşlik anlayışı alakaların her düzeyine damgasını vurmaktadır. Bu, harpta olduğu üzere bilhassa zelzele periyodundaki o sıkıntı günlerde Azerbaycan halkının Türk halkına yönelik dayanağında de kendisini gösterdi. En fazla kaygılanan, en fazla yardım gönderen ülke Azerbaycan oldu o günlerde. İki ülke ortasında halk nazarında ve başkanlar seviyesinde son derece harika ilgilerimiz var. Ekonomik ve kültürel manada münasebetlerimizi derinleştirip birbirimizi daha fazla anlamamız ve ortak işbirliği yapma perspektifini güçlendirmemiz lazım.”
Birol Akgün, iki ülkenin güç ve ulaştırma alanındaki işbirliklerine de değinerek “Enerji alandaki işbirliklerimiz çok yüksek. Ulaştırma ve bağlantısallığın güçlendirilmesi noktasında projeler devam ediyor. Bakü-Tiflis- Kars Demir Yolu Çizgisi’nin bu yaz açılmasını bekliyoruz. Şayet açılırsa Orta Koridor’dan Türkiye üzerinden batı-doğu istikametli mal nakliyeciliği inanılmaz derece bir patlama yaşayacak. Potansiyeli en az beşe katlayacak.” diye konuştu.
Azerbaycan, Gürcistan, Türkiye ve Bulgaristan ortasında yenilenebilir güçle üretilen elektriğin, Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden Avrupa piyasalarına aktarılmasını hedefleyen bir muahede imzalandığını hatırlatan Akgün, bu sınırın Romanya ve Moldova’ya kadar uzanabileceğini belirtti.
Büyükelçi Birol Akgün, Doğu-Batı Ulaştırma Koridoru’nun son derece kıymetli bir entegrasyon alanı olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
“(Azerbaycan’la Ermenistan arasında) Kalıcı barış mutabakatı imzalanır ve Zengezur geçişi açılırsa Çin’den Londra’ya uzanan çizgide Türk dünyasının Orta Koridor perspektifi son derece gelişecek demektir. Biz buna dayanak veriyoruz.”
Türkiye ve Azerbaycan ortasında kültürel bağlantıların daha da derinleştirilmesi gerektiğini vurgulayan Akgün, bilhassa kültürel turizm alanında büyük potansiyel olduğunu söyledi.
Akgün, iki ülke ortasındaki ekonomik ilgilere yönelik, “Ticaret hacmimiz şu anda 6,5 milyar dolar. Cumhurbaşkanlarımızın bize vermiş olduğu amaç 15 milyar dolar. Bunun bir hayal olmadığını, gelecek 3-5 yıl içerisinde bu dediğimiz entegrasyon süreçleri hızlanırsa çok basitçe ulaşabileceğini ümit ediyorum.” tabirlerini kullandı.