DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, “Yeni anayasa konusunda DEM Parti’nin fikri yıllardır olduğu üzere çok açık. Türkiye’nin yeni bir anayasaya muhtaçlığı var” dedi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında Parti Meclisi (PM) ve Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantılarının sonuçlarını paylaştı. Doğan, yeni devir için stratejik bir yol haritası üzerinde çalıştıklarını tabir ederek, MYK’da yüklü olarak DEM Parti’nin nasıl aktif bir halde sorumluluk üstlenebileceği konusu üzerinde durduklarını aktardı.
” Numan Kurtulmuş’un komiteyle ilgili sorumluluk üstlenmesi gerektiğini düşünüyoruz”
Aylar öncesinde Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’u inisiyatife davet ettiklerini söyleyen Doğan, “Kürt meselesi”nin kesinlikle çözülmesi gerektiğini vurgulayarak şunları dedi:
“Parti Meclisi değerlendirmelerimizden ve Merkez Yürütme Kurulu tartışmalarımızdan süzülen karar; biz Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş’un bu kurulla ilgili sorumluluk üstlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Komitenin aslı çok değerli. Bu komite Türkiye’nin demokrasi meselesini çözmek için toplanabilir, toplanmalı. Geç bile kalmış bir inisiyatif bu.”
“Önümüzdeki hafta için hem AK Parti’yle hem MHP ile görüşmelerin yapılması planlanıyor”
Doğan, siyasi partilere yönelik ziyaretleri kapsamında AK Parti ve MHP ziyaretlerinin tarihlerine ait soru üzerine, “Takvim şimdi netleşmedi lakin önümüzdeki hafta için hem AK Parti’yle hem Milliyetçi Hareket Partisi’yle de görüşmelerin yapılması planlanıyor” yanıtını verdi. Doğan, evvelki ziyaretlere ait de görüşmelerin olumlu geçtiğini söyledi.
Doğan, yeni anayasa gündemine ait soruya şu yanıtı verdi:
“Yeni anayasa konusunda DEM Parti’nin fikri yıllardır olduğu üzere çok açık. Türkiye’nin yeni bir anayasaya gereksinimi var. Sanırım bu hususla ilgili de kimsenin bir itirazı yok. Herkes tıpkı noktaya dikkat çekiyor. Burada da farklı bir yaklaşıma muhtaçlık duyuyoruz. Yeni anayasa tartışmalarını öteki siyasi hesap ve çıkar tartışmalarının üstünde tutmak gerekiyor. Türkiye’de herkesin kendini ilişkin hissettiği, herkesin kendini pahalı hissettiği, insanların kendilerine bu aidiyetle birlikte bütünleşmiş hissettiği bir yeni anayasaya muhtaçlık var. Herkesin özgünlüklerinin yasal teminatı olduğunu biz onlarca yıldır söylüyoruz. Aksini söylemek kendi uğraşımızın kıymetli nedenlerinden birini yok saymak olur.” – ANKARA